Vulva ve vajen, kadın üreme sisteminin önemli parçalarındandır, ancak farklı anatomik yapıları ifade ederler:
Vulva, kadının dış genital organlarını tanımlar. Labia majora (büyük dudaklar), labia minora (küçük dudaklar), klitoris, vajinal açıklık ve perine gibi yapıları içerir. Vulva, cinsel ilişki, doğum ve idrar yapma gibi vücut fonksiyonlarının gerçekleştiği bölgedir.
Vajen ise, vulvanın iç kısmında bulunan, rahimle dış genital organlar arasında yer alan bir tüp şeklinde organıdır. Vajen, cinsel ilişki sırasında penis kabul eder, doğum kanalını oluşturur ve menstrüel kanın vücutta atılmasını sağlar.
Vulva ve vajen, cinsel sağlık, üreme ve genel kadın sağlığı için büyük öneme sahiptir.
Vulva vajen kanseri, vulva ve vajen bölgelerinde oluşan kötü huylu tümörlerin bir sonucudur. Vulva kanseri, genellikle vulva dokusundaki hücrelerin anormal şekilde büyümesi ve çoğalması sonucu gelişir. Vajen kanseri ise, vajina iç yüzeyindeki hücrelerden kaynaklanan kanser türüdür. Vulva ve vajen kanserleri, genellikle HPV (Human Papillomavirus) enfeksiyonlarıyla ilişkilendirilir, ancak diğer faktörler de risk oluşturabilir. Vulva ve vajen kanserleri, genellikle erken aşamalarda belirti vermez, bu nedenle düzenli jinekolojik muayeneler büyük önem taşır.
Vulva ve vajen kanserlerinin gelişimine katkıda bulunan bazı risk faktörleri şunlardır:
📌HPV Enfeksiyonu: HPV'nin bazı türleri, vulva ve vajen kanserlerinin gelişiminde ana etkenlerden biridir. HPV, cinsel yolla bulaşan bir virüstür ve enfeksiyonlar uzun süre devam ettiğinde kanser riskini artırabilir.
📌Yaş: Vulva ve vajen kanseri, genellikle 50 yaş ve üzeri kadınlarda daha sık görülür. Menopoz sonrası kadınlarda risk artabilir.
📌Sigara İçmek: Sigara içmek, genital bölgelerde kanser gelişimi riskini artırır. Sigara, HPV'nin vücutta kalmasına ve kanserleşmesine yardımcı olabilir.
📌Zayıf Bağışıklık Sistemi: Bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde, HPV gibi enfeksiyonlara karşı savunma azalmış olur ve kanser gelişme riski artar.
📌Düşük Sosyoekonomik Durum: Sağlık hizmetlerine ulaşmada zorluk çeken ve düzenli jinekolojik kontrolleri yaptırmayan kadınlar, daha yüksek risk altındadır.
📌Vajinal ve Vulvar İltihaplar: Kronik iltihaplar, kanser gelişimini tetikleyebilir.
📌Aile Öyküsü: Ailede vulva veya vajen kanseri öyküsü olan kadınlar daha yüksek risk taşır.
Vulva ve vajen kanserlerinden korunmak için bazı önlemler şunlardır:
✅HPV Aşısı: HPV enfeksiyonuna karşı aşı olmak, kanserin önlenmesinde en etkili yöntemlerden biridir. HPV, vulva ve vajen kanserlerinin yaygın nedenidir.
✅Düzenli Jinekolojik Muayene: Kadınların düzenli olarak jinekolojik muayenelere gitmeleri, erken dönemde kanserin tespit edilmesine yardımcı olur. Pap smear testi, servikal kanserin erken teşhisi için önemli olsa da, vulva ve vajen kanserlerine yönelik de kontroller yapılmalıdır.
✅Cinsel Sağlık: Cinsel ilişki sırasında prezervatif kullanmak, HPV enfeksiyonunun bulaşma riskini azaltabilir. Aynı zamanda çok sayıda cinsel partnerden kaçınmak da faydalıdır.
✅Sigara İçmemek: Sigara içmemek, kanser riskini azaltmada önemli bir adımdır.
✅Sağlıklı Beslenme ve Egzersiz: Sağlıklı bir yaşam tarzı, bağışıklık sistemini güçlendirir ve kanser riskini azaltır.
✅Vajinal Hijyen: Vajinal bölgenin temizliği ve hijyenik ürünlerin dikkatli seçilmesi, enfeksiyon riskini azaltabilir.
✅Aile Öyküsünü Paylaşmak: Ailede kanser öyküsü bulunan kadınlar, doktorlarıyla bu durumu paylaşarak erken uyarı işaretleri konusunda bilgi almalıdır.
Vulva ve Vajen Kanseri: Belirti ve Bulguları Nelerdir?
Kadın üreme sisteminin nadir görülen ancak ciddi kanser türleridir. Erken evrelerde yakalandığında tedavi şansı yüksek olduğundan, belirti ve bulgularının farkında olmak önemlidir. Bu iki kanser türü benzer belirtiler gösterebilse de, vulva kanseri dış kısımda, vajen kanseri ise vajina içinde gelişir.
Vulva kanseri genellikle dış genital bölgede (büyük dudaklar, küçük dudaklar, klitoris, perine) ortaya çıkar. En sık görülen belirtiler şunlardır:
🔹Vulvada Kaşıntı (Kalıcı ve Geçmeyen): En sık görülen belirtilerden biridir. Kaşıntı genellikle inatçıdır, geceleri artabilir ve geleneksel tedavilere yanıt vermez.
🔹Vulvada Kitle, Yumru veya Şişlik: Vulva üzerinde veya içinde hissedilen, bazen ağrısız, bazen hassas olabilen bir yumru, kitle veya şişlik. Bu, bazen siğil, apse veya kist gibi yanlış yorumlanabilir.
🔹Vulvada Renk Değişikliği veya Cilt Lezyonları: Vulva derisinde iyileşmeyen yaralar, ülserler, kırmızımsı veya beyazımsı plaklar, renk değişiklikleri veya ben benzeri yeni oluşumlar görülebilir.
🔹Vulvada Ağrı veya Yanma Hissi: Özellikle cinsel ilişki sırasında veya idrar yaparken artan ağrı veya yanma hissi.
🔹Kanama veya Akıntı: Adet dışı kanama, özellikle cinsel ilişkiden sonra veya olağandışı vajinal akıntı.
🔹Kasıkta Şişmiş Lenf Bezleri: Kanser lenf bezlerine yayıldığında, kasık bölgesinde şişmiş, genellikle ağrısız lenf bezleri hissedilebilir.
Vajen kanseri, vajina duvarında gelişir. Genellikle daha ileri evrelerde belirti verir çünkü vajina içinde fark edilmesi daha zordur.
🔸Anormal Vajinal Kanama: En sık görülen belirtidir. Özellikle cinsel ilişkiden sonra, menopoz sonrası dönemde veya adetler arasında oluşan anormal kanama.
🔸Vajinal Akıntı: Kötü kokulu, sulu veya kanlı olabilen anormal vajinal akıntı.
🔸Pelvik Ağrı veya Basınç Hissi: Tümör büyüdükçe pelvik bölgede ağrı, bası veya dolgunluk hissi.
🔸Cinsel İlişki Sırasında Ağrı (Disparoni): Vajina içindeki bir tümör cinsel ilişkiyi ağrılı hale getirebilir.
🔸İdrar Yapma Alışkanlıklarında Değişiklik: Sık idrara çıkma, idrar yaparken ağrı veya kanlı idrar gibi mesaneye bası ile ilgili belirtiler.
🔸Kabızlık veya Dışkılamada Zorluk: Rektuma (kalın bağırsağın son kısmı) bası nedeniyle ortaya çıkabilir.
Bu belirtilerin çoğu, kanser dışı, daha yaygın ve genellikle iyi huylu enfeksiyonlar, tahrişler veya diğer jinekolojik durumlarla da ilişkili olabilir. Ancak, yukarıdaki belirtilerden herhangi biri fark edildiğinde, özellikle de inatçı kaşıntı, iyileşmeyen yara, anormal kanama veya yeni bir kitle varsa, vakit kaybetmeden bir jinekoloji uzmanına başvurmak hayati önem taşır. Erken teşhis, hem vulva hem de vajen kanserinde tedavi başarısı için kritik öneme sahiptir.
Vulva ve vajen kanserlerinin teşhisi, genellikle belirtilerin varlığında yapılan kapsamlı bir jinekolojik değerlendirme ile konulur. Erken teşhis, bu kanser türlerinde başarılı tedavi şansı için kritik öneme sahiptir.
Teşhis Süreci Adımları:
Öykü ve Fizik Muayene:
Hastanın anormal kanama, kaşıntı, ağrı, kitle veya akıntı gibi şikayetleri detaylıca sorgulanır.
Jinekolojik Muayene: Doktor, dış genital organları (vulva) dikkatlice inceler ve vajinayı, rahim ağzını ve pelvik bölgeyi elle muayene eder. Şüpheli lezyonlar, kitleler veya renk değişiklikleri aranır.
Görüntüleme Yöntemleri:
Kolposkopi (Vulvoskopi/Vajinoskopi): Şüpheli alanların daha detaylı incelenmesi için bir büyüteç (kolposkop) kullanılır. Bu cihazla vulva ve vajina yüzeyi büyütülerek anormal hücreler veya lezyonlar daha net görülebilir. Gerektiğinde anormal görünen bölgelerden biyopsi alınabilir.
Ultrasonografi (Pelvik veya Transvajinal): Tümörün boyutu, derinliği ve çevre dokularla ilişkisi hakkında bilgi sağlayabilir. Lenf bezlerinin durumu da değerlendirilebilir.
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) veya Bilgisayarlı Tomografi (BT): Kanser şüphesi yüksek olduğunda veya hastalığın yayılımını (lenf bezlerine veya uzak organlara metastaz) değerlendirmek için kullanılır.
Biyopsi (Kesin Tanı):
Vulva veya vajina üzerinde veya içinde anormal görünen herhangi bir lezyondan doku örneği (biyopsi) alınması, tanının kesinleşmesi için zorunludur.
Punch Biyopsi: Vulvadaki küçük, şüpheli bir alandan küçük bir doku parçasının alınmasıdır.
Eksizyonel Biyopsi: Küçük bir lezyonun tamamen cerrahi olarak çıkarılması.
Alınan biyopsi örnekleri, patoloji uzmanı tarafından mikroskop altında incelenir. Patolojik inceleme, kanser hücrelerinin varlığını, kanser türünü ve diğer özelliklerini belirleyerek kesin tanıyı koyar.
Vulva ve vajen kanserlerinin evrelemesi, kanserin ne kadar yayıldığını belirlemek için yapılır. Evreler genellikle şu şekilde belirlenir:
🔸Evre I: Kanser, sadece vulva veya vajina bölgesinde sınırlıdır. Başka organlara yayılmamıştır.
🔸Evre II: Kanser, vulva veya vajinanın dışındaki çevre dokuya yayılmıştır.
🔸Evre III: Kanser, bölgesel lenf düğümlerine yayılmıştır.
🔸Evre IV: Kanser, uzak organlara (örneğin mesane, rektum, karaciğer) yayılmıştır.
Evreleme, hastalığın yayılma derecesini belirlemek ve tedavi sürecini planlamak için çok önemlidir.
Vulva ve vajen kanserinin tedavisi, kanserin evresine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir:
🔹Evre I:
Cerrahi Müdahale: Genellikle kanserli bölgenin cerrahi olarak çıkarılması yapılır. Vajina veya vulvadan bir kısmı alınabilir.
Radyoterapi: Cerrahiden sonra kanserin tekrar etme riskini azaltmak için radyoterapi uygulanabilir.
🔹Evre II ve III:
Cerrahi Müdahale: Kanserin yayılma derecesine göre, vajina, vulva ve çevre dokuların çıkarılması gerekebilir.
Kemoterapi ve Radyoterapi: Kanserin yayılma olasılığını engellemek amacıyla kemoterapi ve radyoterapi kombinasyonu kullanılabilir.
🔹Evre IV:
Kemoterapi ve İmmünoterapiler: Uzak organlara yayılmış kanser için immünoterapiler ve kemoterapi uygulanabilir. İleri evrede, tedavi genellikle semptomları hafifletmeye yöneliktir.
Palyatif Bakım: Kanser tedavisine yanıt alınamayan durumlarda, hastanın yaşam kalitesini artırmak için palyatif bakım verilebilir.
Vulva ve vajen kanserinin sistemik tedavisi, kanserin ilerlemiş evrelerinde kullanılır. Güncel tedavi seçenekleri şunlardır:
✅Kemoterapi:
Cisplatin, Carboplatin, ve Paclitaxel gibi ilaçlar, kanser hücrelerini yok etmeye yönelik kullanılır. Bu tedavi, kanserin vücudun diğer bölgelerine yayılmasını engellemeye yardımcı olur.
✅İmmünoterapi:
Pembrolizumab (Keytruda), vulva ve vajen kanserlerinin bazı türlerinde immünoterapilerden biri olarak kullanılır. İmmünoterapiler, bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücrelerini hedef alır.
✅Radyoterapi:
Radyoterapi, kanserli hücreleri yok etmek ve kanserin tekrar etme riskini azaltmak için yaygın olarak kullanılır. Radyoterapi, cerrahi tedavi sonrasında veya kemoterapi ile birlikte uygulanabilir.
✅Hedefe Yönelik Tedavi:
Kanserin biyolojik özelliklerine göre hedeflenmiş tedaviler, kanser hücrelerini spesifik olarak hedef alır, bu da tedaviye daha duyarlı hale getirebilir.
Vulva ve vajen kanserlerinde sağkalım oranları, hastalığın evresine, lenf nodu tutulumuna ve diğer prognostik faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Genel olarak, erken evrelerde tespit edilen ve tedavi edilen vakalarda sağkalım oranları daha yüksektir.
Vajen Kanseri Sağkalım Oranları:
Vajen kanseri nadir görülen bir malignite olduğundan, sağkalım oranlarıyla ilgili veriler sınırlıdır. Ancak mevcut çalışmalar, hastalığın evresine göre 5 yıllık sağkalım oranlarını şu şekilde bildirmektedir:
Evre I: Yaklaşık %79
Evre II: Yaklaşık %59
Evre III: Yaklaşık %43
Evre IV: Yaklaşık %13
Bu oranlar, genel eğilimleri yansıtmakla birlikte, bireysel sonuçlar hastanın genel sağlık durumu, tümörün histolojik tipi, tedaviye yanıt ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, her hasta için tedavi planlaması ve prognoz değerlendirmesi multidisipliner bir ekip tarafından bireyselleştirilmelidir.
Copyright 2025 | Doç. Dr. Abdullah Sakin | Tıbbi Onkoloji (Kanser) Uzmanı