Evet, maalesef kanser nüks edebilir (tekrar edebilir). Nüks, kanser tedavisinden sonra hastalığın tamamen ortadan kalktığı düşünüldüğü bir dönemden sonra, aynı kanser türünün vücudun aynı bölgesinde veya farklı bir bölgesinde yeniden ortaya çıkmasıdır. Nüks, kanser tedavisinde karşılaşılan en büyük zorluklardan biridir ve hastalar için büyük bir hayal kırıklığı ve korku kaynağı olabilir.
Kanserin nüks etmesinin temelinde yatan birkaç karmaşık biyolojik neden vardır:
Geriye Kalan Kanser Hücreleri (Mikrometastazlar):
En yaygın neden budur. Mevcut tedavi yöntemleri (cerrahi, kemoterapi, radyoterapi) ne kadar etkili olursa olsun, vücutta mikroskobik düzeyde, tespit edilemeyen tek tek kanser hücreleri veya küçük hücre kümeleri kalmış olabilir. Bu hücreler, tarama testleriyle görülemeyecek kadar küçüktür.
Bu "uyuyan" veya "artık" kanser hücreleri, yıllarca sessiz kalabilir ve daha sonra uygun koşullarda yeniden büyümeye başlayabilirler.
Kemoterapi ve radyoterapi, hızla bölünen hücreleri hedef alır. Ancak bazı kanser hücreleri yavaş bölünebilir veya tedavilere karşı doğal bir dirence sahip olabilir.
İlaç Direnci Gelişimi:
Kanser hücreleri, tedaviler sırasında genetik mutasyonlar geliştirerek kullanılan ilaçlara karşı dirençli hale gelebilirler. Bu dirençli hücreler hayatta kalır ve büyümeye devam ederek nüksü tetikler.
Bir kanser türü başlangıçta bir ilaca iyi yanıt verse bile, zamanla dirençli klonlar (hücre grupları) ortaya çıkabilir ve bu da tedavinin başarısız olmasına yol açar.
Tümör Heterojenitesi (Çeşitliliği):
Bir tümördeki tüm kanser hücreleri genetik olarak birbirinin aynısı değildir. Tümörün içinde, farklı genetik özelliklere sahip, farklı şekillerde büyüyen ve tedaviye farklı yanıt veren çeşitli kanser hücre grupları (klonlar) bulunabilir.
Tedavi, bu klonlardan bazılarını yok etse de, tedaviye daha dirençli olan klonlar hayatta kalabilir ve zamanla baskın hale gelerek nüksü tetikleyebilir.
Kanser Kök Hücreleri:
Bazı araştırmalar, tümör içinde, kendi kendini yenileyebilen ve geleneksel tedavilere karşı daha dirençli olan "kanser kök hücreleri" adı verilen özel hücrelerin varlığını öne sürmektedir. Bu hücreler hayatta kalırsa, tümörün yeniden büyümesine neden olabilirler.
Tümör Mikroçevresi Etkileşimi:
Kanser hücreleri, etraflarındaki bağışıklık hücreleri, kan damarları ve bağ dokusu gibi bir "mikroçevre" ile etkileşim halindedir. Bu mikroçevre, kanser hücrelerinin büyümesini ve tedaviye direncini destekleyebilir. Tedavi, kanser hücrelerini hedef alsa da, tümör mikroçevresi tam olarak etkilenmeyebilir ve bu da nükse zemin hazırlayabilir.
Bağışıklık Sistemi Yetersizliği:
Tedaviler (özellikle kemoterapi ve radyoterapi) bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Zayıflamış bir bağışıklık sistemi, geriye kalan kanser hücrelerini etkili bir şekilde tanıyamaz ve yok edemez, bu da nükse katkıda bulunabilir.
Yetersiz/Eksik Tedavi:
Bazı durumlarda, kanserin evresine veya özelliklerine göre yetersiz bir tedavi protokolü uygulanmış olabilir. Örneğin, tümör tamamen çıkarılamamış veya tamamlayıcı tedaviler (adjuvan kemoterapi/radyoterapi) atlanmış olabilir.
Copyright 2025 | Doç. Dr. Abdullah Sakin | Tıbbi Onkoloji (Kanser) Uzmanı