 
                    Ebeveynin kanser olması, çocuklarda yoğun gelecek kaygılarına yol açabilir. "Annem/babam ölürse ne olacak?", "Kim benimle ilgilenecek?", "Hayatımız nasıl değişecek?" gibi sorular zihinlerini meşgul edebilir. Bu kaygıları gidermek, çocuğunuzun duygusal refahı için hayati önem taşır.
İlk adım, çocuğunuzun gelecek kaygılarını dinlemek ve onları ciddiye almaktır. "Boşuna endişelenme" demek yerine, "Bu konuda endişelenmen çok doğal, hadi gel konuşalım" diyerek ona açılma alanı tanıyın. Çocuğunuzun zihnindeki senaryoları anlamaya çalışın ve bu senaryoların gerçekdışı veya abartılı kısımlarını nazikçe düzeltin. Örneğin, "Kimsenin geleceği bilemez ama şu an doktorlar beni iyileştirmek için çok çalışıyorlar ve ben de onlara yardım ediyorum. Hayatımızda bazı değişiklikler olacak ama biz birlikteyiz ve birbirimize destek olacağız" gibi gerçekçi ama umut veren ifadeler kullanın.
Çocuğun yaşamının devamlılığına dair somut planları netleştirmek, kaygıyı azaltmada çok etkilidir. Örneğin, bakımıyla kimin ilgileneceği, okuluna devam edip etmeyeceği, nerede yaşayacağı gibi temel konularda bilgi vermek, onun zihnindeki belirsizliği giderir. "Senin için her şey düşünüldü ve güvendesin" mesajını vermek çok önemlidir. Gelecek hakkında konuşurken, belirsizlikleri yönetmeye odaklanın ve mevcut anın değerini vurgulayın. Birlikte geçirdiğiniz kaliteli zamanları ve yaptığınız aktiviteleri artırarak, çocuğunuza şu anki mutluluğun ve istikrarın önemini hissettirin. Küçük hedefler koymak ve bu hedeflere ulaşmak için birlikte çalışmak da (örneğin, bir sonraki tatil planı veya bir aile aktivitesi), çocuğun geleceğe dair olumlu beklentiler geliştirmesine yardımcı olabilir. Unutmayın, çocuğunuzun gelecekle ilgili endişeleri, sizin için de bir uyarı işareti olabilir; bu durumla başa çıkmak için profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Copyright 2025 | Prof. Dr. Abdullah Sakin | Tıbbi Onkoloji (Kanser) Uzmanı