 
                    Çocuğunuzun kanserle ilgili yaşadığı endişeler, onun dünyasını alt üst edebilir ve günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir. Bu endişeleri gidermenin ilk ve en önemli adımı, çocuğunuzun endişelerini dinlemek ve onları ciddiye almaktır. "Boş ver, bir şey olmaz" gibi küçümseyici ifadelerden kaçının. Onun hissettiklerini anlamaya çalışın ve ona güvende olduğunu hissettirin.
Endişelerini somut ve anlaşılır güvencelerle gidermeye çalışın. Örneğin, "Doktorlar beni iyileştirmek için elimden gelen her şeyi yapıyorlar ve ben de onlara yardım ediyorum" veya "Tedaviler bazen yorucu olabilir ama beni iyileştirecek ve eskisinden daha iyi olacağım" gibi ifadeler kullanabilirsiniz. Bu, çocuğunuzun durumu hakkında bir kontrol duygusu geliştirmesine yardımcı olur. Ayrıca, "Seni hep seveceğiz ve yanında olacağız, bu hastalık bizim sana olan sevgimizi değiştiremez" mesajını sürekli olarak vermek, onun en büyük korkularından biri olan terk edilme veya sevilmeme endişesini hafifletir.
Çocuğun rutinlerini sürdürmek, ona bir istikrar ve öngörülebilirlik hissi verir, bu da kaygıyı azaltır. Tedavi sürecini basit ve yaşa uygun bir şekilde açıklamak, bilinmeyenin korkusunu azaltır. Örneğin, "Bugün hastaneye gideceğim, doktorlar bana ilaç verecek ve sonra eve döneceğim" gibi somut bilgiler vermek, belirsizliği ortadan kaldırır. En önemlisi, ona bu hastalığın kesinlikle onun hatası olmadığını ve kendisinin neden olmadığını net bir şekilde vurgulamaktır. Çocuklar, ebeveynlerinin hastalığının kendilerinden kaynaklandığını düşünebilirler; bu suçluluk duygusunu ortadan kaldırmak hayati önem taşır. Çocuğunuzun sorularını sabırla yanıtlamak ve ona sürekli olarak güvende olduğunu hissettirmek, endişeleriyle başa çıkmasına yardımcı olan temel stratejilerdir.
Copyright 2025 | Prof. Dr. Abdullah Sakin | Tıbbi Onkoloji (Kanser) Uzmanı