Girişimsel Onkolojik Tedaviler: Minimal İnvaziv Yollarla Kanserle Savaş
Girişimsel Onkolojik Tedaviler, radyoloji ve onkoloji alanlarının kesişiminde yer alan, minimal invaziv yöntemlerle kanserli dokuya doğrudan veya çok yakından müdahale etmeyi amaçlayan tedavi yaklaşımlarıdır. Bu tedaviler, genellikle görüntüleme rehberliği (ultrason, BT, floroskopi) altında yapılır. Amaç, sağlıklı dokuya verilen zararı en aza indirirken, tümöre yüksek dozda tedavi uygulamak veya tümörü doğrudan yok etmektir. Özellikle cerrahiye uygun olmayan veya kemoterapi/radyoterapiye dirençli hastalarda önemli bir seçenek sunarlar.
Girişimsel Onkolojik Tedaviler Nedir ve Nasıl Etki Eder?
Girişimsel onkolojik tedaviler, tümörün beslenme damarlarını bloke etmek, tümör hücrelerini fiziksel olarak yok etmek (ısı, soğuk, elektrik) veya doğrudan tümörün içine yüksek konsantrasyonda ilaç/radyoaktif madde vermek gibi yöntemlerle kansere karşı savaşır.
Temel Etki Mekanizmaları:
Girişimsel Onkolojik Tedavilerin Alt Tipleri ve Detaylı Açıklamaları
1. TACE (Transarteryel Kemoembolizasyon) : Özellikle karaciğer tümörlerinde kullanılan bir yöntemdir. Anjiyografi (damar görüntüleme) rehberliğinde kasıktan girilen bir kateterle karaciğer atardamarına ulaşılır. Tümörü besleyen küçük atardamarlar tespit edilerek, bu damarlardan kemoterapi ilacı (genellikle lipiodol ile karıştırılmış) ve tıkayıcı maddeler (jel köpük, mikroküreler) enjekte edilir.
Mekanizma:
Embolizasyon: Tümörü besleyen damarlar tıkanarak tümörün kan akışı ve dolayısıyla oksijen ile besin alımı kesilir.
Kemoterapi: Yüksek konsantrasyonlu kemoterapi ilacı doğrudan tümöre verilir ve tıkanıklık sayesinde tümör içinde daha uzun süre kalır, sistemik dolaşıma daha az karışır.
Kullanım Alanları: Primer karaciğer kanseri (Hepatosellüler Karsinom - HCC), karaciğere yayılmış bazı kanserlerin (kolorektal kanser metastazları, nöroendokrin tümörler) tedavisi.
2. RFA (Radyofrekans Ablasyon): Yüksek frekanslı elektrik akımı kullanarak ısı (termal enerji) oluşturan bir ablasyon yöntemidir. Görüntüleme (ultrason veya BT) rehberliğinde tümörün içine ince bir prob yerleştirilir ve bu probdan radyofrekans akımı geçirilerek tümörlü doku ısıyla yakılır.
Mekanizma: Oluşan ısı (genellikle 60-100°C), tümör hücrelerindeki proteinleri denatüre eder ve hücrelerin ölmesine (koagülasyon nekrozu) neden olur.
Kullanım Alanları: Küçük karaciğer tümörleri (primer veya metastatik), böbrek tümörleri, akciğer tümörleri, kemik metastazları.
3. Kriyoablasyon (Dondurarak Tedavi): Tümör hücrelerini dondurarak yok etmeyi amaçlayan bir ablasyon yöntemidir. Görüntüleme rehberliğinde tümörün içine ince iğneler (kriyoprob) yerleştirilir ve bu iğneler aracılığıyla çok düşük sıcaklıktaki gazlar (argon, helyum) gönderilerek tümör dokusunda "buz topu" oluşturulur.
Mekanizma: Aşırı soğuk, hücre içi buz kristallerinin oluşmasına, hücre zarlarının parçalanmasına, kan damarlarının tıkanmasına ve hücre ölümüne yol açar. Dondurma-çözme döngüleri tekrarlanarak etki artırılır.
Avantajları: Ağrı yönetimi daha kolay olabilir (sinir uçlarını dondurur), çevre dokuların korunması daha görsel olarak takip edilebilir (buz topu görüntülenir).
Kullanım Alanları: Böbrek tümörleri, akciğer tümörleri, karaciğer tümörleri, kemik metastazları, prostat kanseri.
4. Y90 Radyoembolizasyon (TARE - Transarteryel Radyoembolizasyon): Karaciğer tümörlerinde kullanılan, tümöre doğrudan yüksek dozda radyasyon vermeyi sağlayan bir tedavidir. Kasık damarından girilerek karaciğer atardamarına ulaşılır ve içlerinde Yitriyum-90 (Y90) adı verilen radyoaktif izotopu içeren mikroskobik küreler (radyoaktif boncuklar) tümörü besleyen damarlara enjekte edilir.
Mekanizma: Y90 mikrosferleri, tümörün içindeki kılcal damarlara yerleşir ve kısa menzilli beta radyasyonu yayarak kanser hücrelerini lokal olarak yok eder. Sistemik dolaşıma çok az radyasyon yayılır.
Kullanım Alanları: Primer karaciğer kanseri (HCC), kolorektal kanser başta olmak üzere karaciğere yayılmış diğer kanserlerin tedavisinde.
5. İridyum Brakiterapi: Brakiterapi, radyoaktif kaynakların doğrudan tümörün içine veya yakınına yerleştirildiği bir radyoterapi türüdür. İridyum-192 (Ir-192), HDR (Yüksek Doz Hızlı) brakiterapide en yaygın kullanılan radyoaktif kaynaktır.
Mekanizma: Küçük, yüksek aktiviteli İridyum kaynakları, tümörün içine veya tümöre yakın bir kateter veya aplikatör aracılığıyla kısa bir süre (dakikalar) için yerleştirilir. Radyasyon, çok yüksek dozda doğrudan tümöre odaklanır ve kaynak çıkarıldığında radyasyon yayılımı durur. Bu, çevredeki sağlıklı dokuların yüksek doz radyasyondan korunmasını sağlar.
Kullanım Alanları: Rahim ağzı kanseri, prostat kanseri, meme kanseri, baş-boyun kanserleri, bazı yumuşak doku sarkomları.
6. Fotodinamik Terapi (PDT): Işığa duyarlı bir ilaç (fotosensitizör) ve özel bir lazer ışığı kullanılarak kanser hücrelerinin yok edildiği bir tedavidir.
Mekanizma: Fotosensitizör ilaç damardan verilir ve kanser hücrelerinde normal hücrelere göre daha fazla birikir. Belirli bir süre sonra, tümör bölgesine özel bir lazer ışığı uygulanır. Işık, fotosensitizörü aktive ederek serbest radikaller ve oksijen formları (reaktif oksijen türleri) üretir. Bu maddeler, kanser hücrelerine zarar vererek onların ölümüne neden olur.
Avantajları: Minimal invaziv, tekrarlanabilir, cerrahiye uygun olmayan hastalarda seçenek.
Dezavantajları: Tedavi sonrası ışığa duyarlılık (uzun süre güneşten kaçınma), sadece ışığın ulaşabileceği yüzeyel veya endoskopik olarak erişilebilir tümörler için uygun.
Kullanım Alanları: Bazı cilt kanserleri, özofagus (yemek borusu) kanseri, akciğer kanserinde erken evre lezyonlar veya tıkanıklık giderme.
7. Yüksek Yoğunluklu Odaklanmış Ultrason (HIFU - High-Intensity Focused Ultrasound): Odaklanmış yüksek frekanslı ses dalgalarının (ultrason) kullanılarak tümörlü dokuyu ısıtıp yok eden invaziv olmayan bir ablasyon yöntemidir.
Mekanizma: Ultrason dalgaları, vücut dışından veya bir prob aracılığıyla tümöre odaklanır. Odak noktasında yoğunlaşan ultrason enerjisi, tümörlü dokunun sıcaklığını hızla yükselterek (termal ablasyon) hücrelerin ölümüne neden olur. Görüntüleme (MRG veya ultrason) ile eş zamanlı sıcaklık takibi yapılabilir.
Avantajları: İnvaziv olmayan (kesi yok), radyasyon içermeyen, tekrarlanabilir.
Dezavantajları: Tümörün konumu ve boyutu sınırlayıcı olabilir, bazı kanser türlerinde henüz standart tedavi değildir, uzun vadeli veriler daha sınırlıdır.
Kullanım Alanları: Prostat kanseri, rahim fibroidleri, karaciğer tümörleri (araştırma aşamasında), pankreas kanseri (palyatif amaçlı).
Kullanım Şekilleri
Girişimsel onkolojik tedavilerin çoğu, özel eğitimli girişimsel radyologlar veya cerrahlar tarafından, ameliyathane veya anjiyo süit gibi steril ortamlarda uygulanır:
Avantajları
Dezavantajları
Girişimsel onkolojik tedaviler, kanser yönetiminde giderek daha fazla yer bulan, hastalar için daha az invaziv seçenekler sunan ve onkoloji uzmanları tarafından multidisipliner yaklaşımla değerlendirilerek uygulanan önemli yöntemlerdir.
Copyright 2025 | Doç. Dr. Abdullah Sakin | Tıbbi Onkoloji (Kanser) Uzmanı